top of page

İlahi Kitab Ve İlahi      Kitaplara İman

Dinimizin iman şartlarından üçüncüsü Allah tarafından peygamberlere gönderilen kitaplara ve sahifelere inanmaktır.Bu ilahi kitapların dördü büyük kitap, yüzü ise sahifelerden ibarettir. Bu kitaplarda Allah Teala’nın emir ve yasakları, müjde ve tehditleri mevcut olup, hepsi de Allah Teala’nın kelamıdır

Ey iman edenler! Allah’a, O’nun Peygamberlerine, Peygamberi Muhammed’e (s.a.v) indirdiği kitaba ve ondan önce indirmiş olduğu kitaplara iman edin. Kim Allah’ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve ahiret gününü inkâr ederse,tam manasıyla sapıtmış olur. (Nisa 4/136) Allah’ın kitaplarına karşı vazifemiz, onların Allah Teala’dan peygamberlerine vahiy yoluyla geldiğine inanıp, Kuran-ı Kerim’in gelmesiyle diğerlerinin hükümlerinin geçersiz olduğunu bilmemizdir.

İlahi Kitaplar

Bugün okuyup amel etmekle emir olunduğumuz tek ilahi kitap, Kuran-ı Kerimdir ve onun hükmü kıyamete kadar geçerlidir. Dört büyük kitaptan

  • Tevrat, Musa (as) a,

  • Zebur, Davud (as) a,

  • İncil, İsa (as) a,

  • Kuran-ı Kerim de Hazreti Muhammed (s.a.v) e indirilmiştir.

Bu kitaplar Allah’ın (cc) kelam sıfatını ispat eder. Allah (cc) peygamberleriyle vasıtalı ve vasıtasız konuşmuştur. Vahiy meleğine doğrudan hitap etmiş ve onu peygamberlerine göndermiştir. Böylelikle biz kullarına kendini tanıtmış emir ve yasaklarını bildirmiştir. İlahi kitaplar bulundukları devirdeki insanlara hayır ve şerri öğretmiştir. İnsanların hakkında bilgi sahibi olmadıkları kainat, yaratılış, ölüm ve ötesi hakkında, akılla gerçeğine ulaşılması mümkün olmayan bilgiler vermiştir. Böylece insanlık vahiy desteğiyle en mühim sorularına cevap bulmuştur.

İlahi Kitapların Sayısını Allah Teala Bilir!

 Bize düşen isim ve sayı değil, iman ve saygıdır. Bir Müslümanın “ben yüce Rabbimin indirdiği sahifelere ve kitaplara iman ettim, Kuran’ın ve Kuran’da bildirilen kitapların hak olduklarını tasdik ediyorum” demesi yeterlidir. Kuran’dan önce indirilen kitapların asıllarının hak olduğuna iman ederiz. Tarih içinde insanlar tarafından değiştirilmiş, aslını kaybetmiş, hükmünü yitirmiş olan Tevrat, Zebur ve İncil bugünkü halleriyle Allah tarafından indirilmiş kitaplar değildir. Bir takım insanların ortaya koydukları yalan yanlış fikirlere ve tarihi bilgilere Tevrat ve İncil adını vermeleri onu hak yapmaz ve bizim ona iman etmemiz gerekmez. Bugünkü Tevrat ve İncil konusunda İslam’ın görüşü şudur; her iki kitap da insanlar tarafından değiştirilmiş, aslı bozulmuş, içlerine hak olmayan şeyler katılmış, içlerinden bazı ilahi haber ve hükümler çıkarılmıştır. Bu iş para, menfaat, itibarını koruma ve keyfi arzular için yapılmıştır.

İlahi Kitaplar Hakkında Bilgi

Her ne kadar bu kitaplar insanlar tarafından tahrif edildiyse de bu kitaplar da aslına uygun hüküm ve haberler olabilir. Bunun için Kuran ve Sünnet Tevrat, İncil ve diğer kitaplardan neyi tasdik ediyorsa bizde onların doğru olduklarını tasdik ederiz. Kuran ve Sünnet’in yalanladığı şeyleri bizde yalanlar tasdik etmeyiz. Mevcut İnciller içinde ilahi kelamdan bazı parçalar bulunabileceği için o kitaplara hürmet edilip baş üstüne koyulmasa da, hakaret edilip ayakaltına alınmaz. İslam ahlakına uygun olarak yanlışlar ortaya konur insanlar uyarılır. Kuran-ı Kerim’in tamamı kesin olarak Allah kelamıdır. İçinde bir kelime olsun insan sözü yoktur. Onu getiren meleğin ve tebliğ eden peygamberin bir katkısı, eklemesi, çıkarması, değiştirmesi, müdahalesi olmamıştır. Kuran-ı Kerim, en son ilahi kitaptır. Önceki kitapların hükmü kaldırılmıştır. Ondan sonra hiç kimseye ilahi bir kitap gelmeyecektir. Kıyamete kadar gelecek olan bütün insanlık Kuran’dan sorumludur.
Kuran-ı Kerim ilahi koruma altındadır. Bir harfi dahi değişmeden kıyamete kadar korunacak, aslı bozulmayacaktır. Çünkü Cenabı Hak “Kuran’ı biz indirdik. Muhakkak ki onu koruyacak olan biziz” buyuruyor.(Hicr 15/9)

Kuran-ı Kerim, bir hidayet kitabıdır. Hak’kın yolundaki insanlığın önündeki en emin rehberdir. Kıyamete kadar bütün insanlığın iç ve dış terbiyesini, sosyal düzenini, huzur ve saadetini sağlayacak olan ilahi kaynaktır. Kuran-ı Kerim’in bütün ayetlerine inanmak gereklidir. Bir ayetini inkar, tümünü inkar sayılır. Namaz, ve abdest ayetlerine inanıp da, faizin haram olması gibi, muamelatla, hırsızın kolunun kesilmesi gibi, cezalarla ilgili ayetleri inkar etmek, insanı kafir eder. Çünkü faizin yasaklığı, (2/275) kol ve kesme cezası (5/38) ayetlerde zikredilmektedir. İslam dini ve Allah’ın yolu anlamına gelen “Şeriat” ı inkar etmek de kafirliktir. Zira Şeriat’a uymak, (Casiye 45/18) Kuran’da Peygamberimizin (s.a.v), şahsında bütün ümmetine Allah Teala’nın en büyük emirlerinden biridir. Kuran-ı Kerim, alemlerin rabbi olan Allah’ın kelamıdır. O bir ucu Rabbimizde bir ucu bizde olan, kendisine yapışanı Allah’a ulaştıran, iman ve amel edene dünyada şeref, ahirette saadet müjdeleyen nurlu bir kitaptır.

bottom of page